20 Mayıs 2016 Cuma

Amerika'nın Keşfi Ne Fayda?

                                                         Amerika'nın Keşfi Ne Fayda?
             


(Yerli ada halkı ve Kolomb)
                     Avrupalılar için büyük insanlık için yok oluş adımı Amerika'nın keşfi.Milyonlarca yerlinin katledildiği ya da ölüme terk edildiği keşif.İtalyan denizciliğinin son büyük başarılarından birisi Amerika'nın keşfi oldu.İspanyolların büyük ganimet elde edeceği toprak parçalarından biriydi Amerika.Erken beyazlayan saçları bir kaç kez ölümden döndüğünün,sömürgeciliğin ne kadar insanlık dışı olduğunun kanıtı diyebiliriz.6 dil bilen Kolomb kırışık yüzü ve kıvırcık saçlarıyla hemen kendini bir pırlanta gibi parlamışcasına belli ediyordu.Et takıntısı olan Kolomb mürettebata zorla limon yediriyordu güçlü kalmalarını istediği için.Kırmızı kadife kıyafeti ve kafasında ki tüylü şapkası kendince onu yüce gösteriyordu.Başka bir denizciyle yarışa girip kazanmış kaybeden denizciyi bu olay intihara götürmüştür.

        12 yaşından beri denizde olması onu bu işte o kadar profesyonel ve güçlü yaptı ki bir denizci olmaktan çıkıp bir sömürgeci olmayı başardı,en iyi ganimetlerin sahibi oldu.Ele geçirdiği topraklarda sıradan bir denizci veya korsan gibi yağma yapmakla yetinmedi.O bölgelerde bulunan insanları köle,mürettebat,tarım işçisi yaptı.Hristiyanlaştırma politikalarının en büyük zorbalıklarını uyguladı.Hatta bazı kaynaklar onun gemiler için uygun olabilecek ağaçlar gemilere yüklettiğini söyler.Bir seferinde ada yerlilerinin boncuklarla kandırmıştır.Gittiği bölgede boncukların çok değerli olduğunu öğrenen Kolomb yerlilere boncuk verip karşılığında kilolarca altın almıştır.Adaya ilk çıktığında zeki gördüğü yerlilere kendi dilini öğreten Kolomb sonra ki seferlerde bu yerlileri yakın adamı olarak kullanıp yerel halk dillerini öğrenene kadar iletişim sağlamıştır.Gerçekten 'sömürgecilik' hemde sonuna kadar.Tüccar bir aileden gelmesi ticareti ve idareyi yeteneğini de çok geliştirdi.Keşfettiği yeni topraklara ilk çıkan olmak için can attığı da söylenir.Bu yerel halk üzerinden tuhaf bir korku yaratmıştır ilk gördükleri kişi onların hafızalarına korku yaymıştır ve Kolomb bu korkuyu çok iyi bir şekilde kullanmayı başardı.Başka bir söylenti de mürettebatı ticaret yollarında korsanlarla karşılaşırsa 'yeni ticaret yolları yaratır' demiştir.Gerçekten de öyledir Kolomb yeni ticaret yolları keşfetmiş bu yollar Sanayi Devrimi'ne kadar Avrupa ve Asya arasında ki sömürge ve koloni bağlarını oluşturmuştur.İspanya'da hastalıktan öldüğü güne denk Amerika'yı kendisinin keşfettiğini sanıyordu(11 yy Viking akın ve keşifleri)Sevilla Katedralin'de bulunan anıt mezarı cenaze törenin ihtişamlı geçtiğinin kanıtıdır adeta...


and the sea will grant each man new hope...his sleep brings dreams of home
(Sevilla Katedrali Kolomb'un cenaze anıtı)
(Kolomb'u anmak için yapılmış gemi maketi İspanya)
     

18 Mayıs 2016 Çarşamba

Sabra ve Şatilla İnsanlığın en büyük utanç kaynağı ve hiçbir zaman utanç duymayacağı olgu 'katliam'.Günümüzde ki en şiddetli bir iç savaş yaşayan Suriye'yle karşılaştırılamayacak derecede kötü bir ülke düşünün oranın adı Lübnan. Lübnan İç Savaş'ın mahvettiği Lübnan önceleri renkli,tarihi,dokularının çok derin bir ülke idi.Tabi savaşlar önlerinde hiç bir şey koymayacağı gibi tarih boyunca yaptığı gibi insanlara da acımadı.Tam 15 yıl sürmüş savaş bir savaş bir sürü nesli,kuşağı içine alarak yutmuş mahvetmiş tam 15 yıl sürmüş bir savaş.Savaşın tarafları en az Suriye İç Savaşı kadar karışıktır.Fkö(Filistin Kurtuluş Örgütü) gerillarınının kaçış,sığınak ve kamp depolarının bulunduğu Lübnan elbette ki siyonistleri rahatsız etmişti,çatışmalar başladıktan sonra taraflar Fkö,Lübnan Direniş Hareketleri,Devrim Muhafızları ve belki de o dönemler bu kadar güçlü olabileceği tahmin edilemeyen o zaman ki adı Amal Hareketi şimdilerde bilinen ismiyle Lübnan 'Hizbullah'ı' diğer tarafta ise Kataeb Partisi,Falanjistler,İsrail ve yabancı hristiyan savaşçılar. Bölgede ki ve özellikle Filistin'de yaşananların kesinlikle etkisi büyük.Soğuk Savaş'ın kirli yüzünün etkisini belirtmeye bile gerek yok sanırsam.Ariel Şaron'un yani Beyrut Kasabı'nın başını çektiği İsrail Savunma Bakanlığı'nın kirli parmağını da atlamamak lazımdır.Bugün dibimizde Suriye'de yaşananlar o dönem Lübnan'da denenerek temelleri atıldı.Emperyalistlerin klasik Orta Doğu taktiği etnik gruplar arası kutuplaşma yarat,sonra silah ver savaştır. 2 hafta süren katliamda 4 bine yakın sivil hayatını kaybetti.Etnik kutuplaşmaların cereyan ettirdiği iç savaşların ne kadar kanlı olabileceğinin yüzünü gördük.Katliamın ardından Falanjistler civarda ayakta kalan bir duvara 'Tanrı Buradan Geçti' yazmıştır.İnsanların suçluluk duygusunu bir olgunun üstüne yıkma huyu her zaman vardır bu inancının tanrısı olsa bile yapar. Lübnan'da insanlık ve insanlar öldü bugünse Suriye'de yarın başka bir yerde...